Portal
Forum
Giriş
Kayıt
YAZDIR
Sayfa:
1
2
[
3
]
4
5
...
7
Gönderen
Konu: Bakır Taç (Okunma sayısı 90577 defa)
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #40 :
Şub 26, 2011, 21:47:56 »
"Bakır Taç... Benim ömrüm. Dışardan bakan insana ufak, rutubetli, fazla ışığın olmadığı bir han gibi gözükür. Eğer onla yaşamayı bilirsen, sana içindeki dünyasını gösterir. Eğlencenin doruk noktalarına ulaşmak, en güzel kafaları yaşamak, şehrin en hırçın kadınlarıyla olmak istersen, sana tek göstereceğim yer Bakır Taç'dır. Hee birde benim evim sayılır.-orada yaşar-. Eğer bu kapının arkasından sağ çıkarsak, kusana kadar sana içki ısmarlayacağıma söz veriyorum Tamura..
"
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #41 :
Şub 26, 2011, 22:07:49 »
anlattıklarına bakılırsa çürük portakaldan bile vitamin almayı bilen birisin sevgili dostum
buradan çıkmayı şimdi daha çok istiyorum. Tabiki öncelikle ufak bir işimiz var. Bunun için senin önüne atlarsam yanlış anlama. Çünkü beni buraya getiren adama fena halde uyuz oldum.
Kayıtlı
Scimitar
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #42 :
Şub 26, 2011, 22:20:15 »
Anlıyorum seni dostum. Sen niye buralara geldin. Niye bu koruma görevini seçtin. Korumaydı dimi yanlış hatırlıyor olabilirim. Seni bu garip ama güzel dostluklar içine atan ne?
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #43 :
Şub 26, 2011, 22:34:22 »
orası garip bir hikaye dostum. aslında başka bir şey yapamadığım için bu işi kabul ettim. çocukluğumdan beri sürekli savaş konusunda eğitim aldım. Ağır eğitimler olmasına rağmen beni inanılmaz cezbediyordu. Belki de elimden başka bir şey gelmediği için tüm varlığımla bu konuya sarıldım. En sonunda ise o kadar yılın hatırına bu korumalık işine başlamak istedim. Çünkü, zaten mevcut olan bir şeydi bu. Bende isterdim başka zanaatlarım olsun. Onlarla para kazanayım, geçineyim ama olmadı. Ellerimden gelen tek iş bu ve ben bütün bilgi birikimimi birazdan göstereceğim...
Kayıtlı
Scimitar
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #44 :
Şub 26, 2011, 23:05:59 »
Bu kılıçları aynı anda kullanabilmek zaten büyük bir ustalık. Bu konuyu bende iyi biliyorum. Onun için neler yapabileceğini düşünebiliyorum dostum. Kendine daha sevebileceğin meslekler edinebilirsin. Sana yardımcı olurum. Mesela ben yıllarca gemicilik ve rehberlik yaptım. Gemilere merakın varsa sana tecrübelerimi anlatırım. Hatta bir gün hep beraber ufka doğru beyaz yelkenli gemilerle açılır, mavi deniz yeni efendileri ilan ederiz kendimizi
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #45 :
Şub 27, 2011, 15:16:07 »
hehehehe
gemicilik demek. kulağa hoş geliyor. Heleki efendilik kısmı şahane.
Diğer arkadaşlar da gelecekler mi?
Kayıtlı
Scimitar
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #46 :
Şub 27, 2011, 22:10:35 »
Gemiler geniş yapılır, dostlar sığabilsin diye
İsteyen herkes gelebilir.
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #47 :
Şub 28, 2011, 00:28:52 »
bu arada diğer arkadaşlar demiş iken, siz dördünüz bir araya nasıl geldiniz?
dördünüz de birbirinize benzemiyorsunuz. Seyir halinde soramadım ama gerçekten merak ediyorum.
Kayıtlı
Scimitar
ZengalDarkskull
Tayfa
- 6 -
İleti: 128
Toprak, sana karışalım.
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #48 :
Şub 28, 2011, 18:40:48 »
* ( İkili konuşurken az evvel kontrollerini yaptığı son stratejilerini netleştirdi.. Yeni savaş ve gelecekteki konumlanma planlarını bitiren Rivol grubun aksine oldukça emin ve temkinli görünüyordu..
Suratın bir insanın zihninde kopan fırtınaların resmi olduğunu Rivol daha küçük yaşta öğrenmişti.. İlk temas gözlerle kurulurdu ve grupta herkesin gözünde ortak bir payda vardı.. Bu iyiye işaretti, şu saate kadar kendine ihanet etmemiş bir grupla beraberdi ve bunun olmasını ne kendi isterdi ne de onlar isteyebilirdi..
Crespo'nun yanından ayrılırken omzuna sıkıca dokundu ve onunla bir kardeşe bakarcasına güçlü ve kararlı birkaç saniye gözgöze geldi ve ırkına has zarif adımlarla doğrudan konuşmakta olan yarı-elf ve Tamura'nın yanına yaklaştı..) kulakları Tamura'nın sorusunu yakaladı..
Söze güçlü bir sesle girdi Rivol:
-Ruhani ritüelimiz her taşı inletiyor, sesimiz gül kubbede yankılanıyordu.. Tertemiz bir şafak sökmüş aydınlık gün; karanlık Athkatla sokaklarına ve günahın eskittiği insanlara doğuyordu..
Ritüelin son parçası olan "yükselme" başlamıştı Tamura, artık Lathander'in silüti zihnimde bir ayna kadar temizdi.. Uçsuz gök kubbeye karışan nidalarımız saçlarımızı diken diken ediyordu her yükselişinde.. Havada süzülen tütsü ve gül esansları burunlarımızda nahoş bir koku ve ışığın verdiği umutla ruhlarımıza neşe saçmaya devam ediyordu..
Sonra.. Bir kapı açıldı.. Ardına kadar itildi ve tokmakları bırakan iki el reverans için pozisyon alırken beden hızlı hızlı ve heyecanla soluyordu..
Uçsuz hayallerimiz aniden yitip gitmeye başlamıştı.. Lathader'in, bulutlar arasına gizlenmiş küçük sunağından ayrılıyordum, umudun ve güzelliğin ışıltısı kaybolmaya yüz tutmuş, insanların karanlık dünyasına çekiliyordum..
Damarlar şişmiş bu davetsiz misafire dönmüştü pek çok yüz.. Tamura, Herkesi peşime takmamın sebebi geldi aniden..
"Athkatla tehlike altındaydı.." Ve İstihbaratı alan bizim Şövalyemizdi. Hızla at sürmüş buralara kadar varmıştı..
Bana ise, güvenilir bir dost gerekiyordu sırtımı yaslayabileceğim kadar berrak bir kalbe sahip, güçlü bir dost..
Ve bir de rehbere.. Güvenilir, her deliği bilen, az konuşan ve işinde iyi birine..
Şimdi ise yolda başımıza gelen pek çok şeyden sonra onlarda benle beraber buradalar.. Bazıları yaşanılanlardan biraz endişeli, onu suçlayamam yaptığmız şey kötü bir şey Tamura bunu iyi anla..
Bazıları ise kırdığı her kemikten ben kadar memnun bu sahip olduğun inanca bağlı..
Crespo ve Ben, Kutsal bir amaca hizmetten buradayız..
Yavaş ama emin adımlarla ilerlemeliyiz ve atılan her adım aydınlık güneş kadar umut vermeli..
Ortalığı bir o kadar inletmeli !
Şimdi ! kapının arkasındaki şeytanları cehennemlerine göndermek için hedefe kulak kesilin..
siz olmadan sevdiğiniz kadını, anneyi, babayı, kardeşi, değerleri, inançları, şehri düşünün, gözleriniz önüne alın ve ona göre savaşın..
Derken; Cyric ruhbanlarının ölümü gizleniyordu Rivol Drogar'ın gözlerinde..
Kayıtlı
Burden
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #49 :
Şub 28, 2011, 19:43:59 »
Rivol'un dili yine yılanı deliğinden çıkaracak kadar güzel sözlerle süslenmiş, sanki yüzyıllardır anlatılan bir hikayenin başı gibi anlatılmış ve yıllar sonra yüzyıllarca anlatılacak bir hikaye olacağını emin sözleri herkese benimsetmişti. Ryle tarafından biraz daha farklıydı. Böyle geliştiğini tam olarak Ryle'de bilmiyordu. Sorunun kendisine gelmesi ona cevap verme gereksinimini duydurduğu an sözlerine başladı...
"Ne güzel söyledin Rivol. Her şeyi göze alarak geldik buralara, buradan da sağ çıkıp daha nice yerleri gezmeyi bende isterim seninle dostum. Bir de ben anlatayım yeni dostumuza. Ben nasıl katılmışım
."
dedi sözlerine çok neşeli başlamıştı Ryle, gülücükleri onun göstergesiydi.
Çok fazla değil bir iki gün geriye gitti Ryle'nin gözleri. Oda düşündü nasıl bir araya geldiklerini.
"Bundan bir veya iki gün önceydi. Her zamanki gibi Bakır Taç'da sabaha ermiştim, hafif alkollü bedenimle. Seher vaktiyle gelecek olan Shieldmeet festivalinin heyecanı vardı içimde. Kadehteki son damlaları yudumlarken, hızlı bir biçimde hanın kapısı açıldı. Karşımda dostum Alois vardı ve arkasında bir demir yığınıyla kaplanmış karizmatik bir adam."
Biraz ortamı neşelendirmek adına bir kaç espiri yapıp duraksadı. Rivol'e bakarken güldü ve samimi bakışmalar yaşandı.
. "Yanıma geldiler ve daha ben elimi uzatıp arkadaşla tanıştıktan birkaç saniye sonra, hayatımın(Athkatla'nın) tehlikede olduğunu ve iyi bir rehbere ihtiyaçları olduğunu söylediler. En iyisini yapmışlar, doğru yerdeydiler. Şaşırmıştım. Shieldmeet günü ne tehlikesi hemde Athkatla gibi bir şehirde... Ani bir şekilde handan çıkış yaptık. Ve sana buralara kadar geldik desem çok yeni ve çok ağır dostluklarımızın oluşumunu sana özetleyebilmiş olabilirmiyim?" dedi, son sözleri onun suratında masum gülücükler oluştururken.
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #50 :
Mar 01, 2011, 12:19:02 »
Sen ve Crespo kutsal amacınızı yerine getirmek için bu yola çıktınız. Sen Alois' i, Alois' te Ryle' yi tanıyordu. Anladığım kadarıyla olaylar öyle hızlı gelişmiş ki zaman sizin önünüzde eğilir olmuş. Zaten iyilik sözcüğünü söylerken bile gözlerinin içi parlayan kişilersiniz. Beni o adilerin ellerinden kurtarmanız da buna işaret. Benim bir tanrım yok sevgili dostum. İnancım ise kendi vicdanımın sesi. İnancım yok ama saygım var. Çıkmış olduğunuz bu yol uğruna ölüme meydan okuyan sizler, yatağında rahat bir uykuyu ve sessiz bir ölümü reddederek buralara kadar geldiniz. Bana da iyilik adına kılıç sallamama müsade ettiniz. Dedim ya inancım vicdanımın sesi diye. Vicdanımın sesi, Cyric ruhbanlarına en az bin kere "iyilik" dedirtmeden öldürmememi söylüyor. Ne tesadüf her zamanki gibi dinleyeceğim onu.
Kayıtlı
Scimitar
Alois
Tayfa
- 4 -
İleti: 86
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #51 :
Mar 01, 2011, 13:36:53 »
Değerli arkadaşlarım…
Yolumuz da karşılaştığımız tehlikelere aldanmayalım.Önümüze nice savaşçılar da çıktı.
Öldürmek bizim için sıradan bir şey gibi artık.Her bir tehlikeyi öldürerek ondan kurtulmuş gözü ile bakıyoruz.
Sevgili dostum Ryle bulunduğumuz ortamdan ben de çok memnun değilim yani.
Konuşmaların kulağıma çarptıkça ben de ki değerin oldukça artmakta.
Hepiniz tabi ki de benim için değerlisiniz.Canımı Canını canınızı her türlü tehlikeden koruyacağım.
Rivole gelince dostlarım o iyi bir silahşor, bunun yanı sıra güvenilir ve emanete ihanet edecek biri değildir.Biz ona canımızı emanet ettik.
O da bize tabi ki…
Biz kendi isteklerimiz doğrultusunda bu yola baş koyduk.Bizi sürükleyecek tabiî ki de nedenlerimiz var.
Ölümün esareti altında kalmaktan bıktım.Her bir savaşımızda gelecek karşılaşmalar da acaba diyorum?
Grubumuz git gide daha çok güçlendi.Sorumluluğumuz oldukça arttı.
Tamura …
Kendisine yakışır bir şekilde bizi kabul etti ve kardeşten sayarak yolumuzdan ilerledi.
O da tehlikenin farkın da ama kim ne zaman nerede nasıl bir şekilde öleceğini tahmin edemiyor.
Sonunu düşünen kahraman olamaz derler…
Benim sonumu düşünmem için bir nedenim var !
Geride bıraktığım bir ailem ve yanım da bulunan dostlarım var.Onlar benim için ellerinden geleni yaptılar ben de onlar için elimden geleni yapacağım.Yolcuğumuz fark ettiyseniz zorlaşıyor.Bunun ne deni ise başarmamıza çok az kalmış demektir.Yolculuk sırasın da öne sürdüğümüz Kaptan Ryle bu durumdan pek memnun değil gibi görünüyor, sebebi ise benim düşüncem haddinden fazla güçlü tehlikeli savaşçıların ya da yaratıkların çıkmalarından kaynaklanıyor.Ölüm ile görüldüğü gibi burun buruna kalıyor ama nitekim dostları kalkan eli indiriyor.
Bir gün mutlaka öleceğiz ama bura da ölmeyeceğiz…Geride kalanları mutlu şekilde bırakıp onlara gözümü öylece kapatacağız.
Bu pis çukurda durmak bulunduğumuz insanların evi ve pis tapınağı, adamlar böyle yerlerde mutlu oluyorlar. Ne kötü…
Halimize şükretmemiz gerekiyor.Gerekli yardımı Lathander’de sağlıyor.Ona minnettarım.
Bizim “Kesiş” atalarımız çok Tanrılıymışlar.Yeri geldiğin de Lathandere el açmışlar.
Bu nu bilmeni isterim Lathander Şövalyesi.
Biz bu yolda kendimizi kırmaktan ufak ayrıntılara takılmadan ilerlemeyi düşünüyorum.
Bir birlerimize ihtiyacımız var.Bu yolda kendimden çok Ryle yi düşünüyorum çünkü bu yola bu düzene onu ben sürükledim.Zarar gelmesini istemiyorum.
Tamura bir asker onun konumunda yer almak güzel.Bize savaşta ne yapmamız gerekeni söyleyeceğini umuyorum Rivolun yaptığı gibi çünkü bizden daha çok çalışmış savaş konularında bizden daha teknik.
Bu söylediğimi kimsenin yanlış anlaşılmasını istemiyorum ne demek istediğimi anlamışsınızdır umarım.
Saygılar.
Kayıtlı
DOLDUR HANCI
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #52 :
Mar 01, 2011, 14:54:28 »
“Benim korkum ve sıkıntım yaratıklar veya güçlü adamlar değil dostum. Kaybetmek istemediğim şeyler kayıp giderken ellerimden, yüreğim ona baktıkça gözlerimin ileriye bakmasından korkuyorum. Ayrılıktan, hüsrandan, yalnız kalmaktan, O olmadan yaşamaktan korkuyorum. Düşünsene Alois, daha dün ailenle kahvaltı yaparken şimdi geri dönüşümüz kesin olmayan bir yerlerde yürüyoruz ölüme, korkuya, yalnızlığa! Ölümden değil, geride kalacaklardan, geride bıraktıklarımdan, geride bırakacaklarından korkuyorum. Gönlüme çöken sancılı acının sebebi bunlardır kardeşim. Sen istemez miydin önceden yaptığımız gibi Bakır Taç’da eğlenceyi son demine kadar yaşamayı. Benim ki korkuda değil aslında, geçmişe özlem sadece…”
Çokta eskiymiş aslında zemin taşları, cümlesinin son hecelerinde, gözleri yere inerken fark etmişti.
“Eski tapınak demek fazla ve sağlam adam demek. Bu da zorlu bir yol, terli bir savaş demektir dostlarım.”
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Alois
Tayfa
- 4 -
İleti: 86
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #53 :
Mar 01, 2011, 15:26:36 »
Bazen hayatın oyunu bizleri hem bir arada tutuyor ve ya bizi uzaklaştırıyor.
17 yaşında idim.
Arkadaşım Oldus ile dağa tırmanmaya karar vermiştik.Oldus arkadaşlarımız arasında en irilerinden di.
Öne her zaman bu atılırdı ve çok hırslı ve başaracağına çok inanırdı.
Oldus bu taşları tırmanmaya başladı.Tam önüm de idi.Ben ondan daha çeviktim demiştim Oldus önden ben gideyim dedim.Olmaz dedi!
Bir şey diyemedim keşke diyebilseydim.Oldus ile dağı yarılamıştık dinlenmesi gerekiyordu. Tepeler çok rüzgarlı ve sağlam taşları seçmemiz gerekiyor idi.
Bir taş parçasının hafiften çıkık olduğunu gördüm ve kesin dedim bu çocuk buradan tutacak ve bağırdım tutma oradan diyerek bağırdım,bağırdım ve yine bağırdım.
Sağ tarafımdan öyle bir düşüyordu ki elini uzattı ve yakaladım bütün gücümle sarılmıştım.
Ellerim git gide terliyor gücümü kaybediyordum bir yandan ağlıyordum.
Bana Son bir kelime etti bırak beni Alois seni de ölüme sürüklemek istemiyorum dedi.
Asla bırakmadım ve o ara yukarıda olan elim taşlar ile aşa gelmeye başladı…
Son gördüğüm karanlık bir yumuşak bir yere çakılmam ve Oldusun kulağımda bağırma ve acı sesleriydi.Bu nu tekrar yaşamak istemiyorum dostum.Bir daha arkadaş kaybetmek istemiyorum.O yüzden arkadaşlarıma çok değer veririm dostlarım.
İlk şehre vardığımızda ilk içkin benden olacak Ryle Kaptan.
Kayıtlı
DOLDUR HANCI
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #54 :
Mar 01, 2011, 15:42:40 »
"Hüzüne boğdun beni dostum, bu kadar yeter daha anlatma, yoksa silahı kaldıracak mecalimi bırakmayacaksın."
dedi ve ilk defa içinde içki olan bir kelimeye ilgi duymamıştı. Duyamamıştı! Crespo'ya döndü Ryle.
"Ya sen Crespo, sen niye buralardasın ve daha ne kadar buralarda kalacaksın? Merağımı yanlış anlama KARDEŞİM."
Crespo ona hep böyle seslenirdi. Meraklarını giderecek cevapları beklerken Crespo'nun gözlerini aradı.
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #55 :
Mar 01, 2011, 15:55:26 »
Sizler, yatağında eceliyle ölmeyi reddederek, kılıçla, yumrukla, göğüs göğüse mücadele edip önünüze çıkan her engelden sonra alın terinizi silmeden önce yoldaşınızı düşünen yüce varlıklarsınız. Sizler her ne olursa olsun önce "O" diyebilecek erdeme sahip kişilersiniz. Arkanızı dostunuzun sırtına verdiğinizde yedi düvele meydan okuyan, ölümle aranızdaki ilişkiyi kendiniz belirleyen ve her seferinde ertelemeyi bilen dostlarsınız.
Tamura, zaman geçtikçe size alışacak ve savaş konusundaki bilgi birikimini sizlerle paylaşacak. Sürekli bilgi alışverişinde bulunacak. Tamura' nın şu anda hayatta olmasını sağlayan siz dört yoldaş, ölüm sizi bulmayı hak etmiyor...
Kayıtlı
Scimitar
Alois
Tayfa
- 4 -
İleti: 86
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #56 :
Mar 01, 2011, 16:25:58 »
Tamuran’ın gözlerine bakarak ölüm gölge gibi peşimizde,bunu ne kadar aydınlatırsak o kadar bizim için yaşama kapasitemiz artacaktır.
Bu karanlık mahzende kulaklarımı çınlatan o sesi ben duydum ve o ses beni kendimden geçirdi.Diliyorum ki o ses bir daha beni rahatsız etmesin.
Ben buraya hoş gelmedim!Boş da çıkmayacağım…
Zaman bizlere hayatın çilesini öğretirken yoldaşlarım bana nasıl bir kişilik olduğumu öğretti.
Kaderimizi biz mi belirliyoruz yoksa? Kaderimiz yazılmış onu mu takip ediyoruz.?
Hiçbir fikrim yok dostum.Ama bu yaşamı etkileyecek bir şeylerin peşindeyiz.
Orada yaşayan anneler,kardeşler,çocuklar ve yaşlılar için onlar kafalarını rahat yastığa koyabilmek için buradayız.
Sevgili dostum tamura burada hünerlerini sergilenmeni ve bizleri şaşırtmanı istiyorum.
Zaten bundan bir şüphemiz yok yanlış anlama.
Herkesin yetenekleri çok farklı ve bu farklılık bizi her şekilde avantaj sağlıyor.
Crespo bize yolculuk sırasında çok yardımcı oldu sağ olsun.
Ama bu görev de bulunmasının tabiî ki amacı bizler kadar değerli.
Bu görevde 3 kişi idik .Sonra 4 kişi olduk Crespoyu daha tehlikeye sürmek Alois adına istemem dostlarım.Benim ne demek istediğimi anlamışsınızdır umarım.
Bu arada belirttiğin “Sizler, yatağında eceliyle ölmeyi reddederek, kılıçla, yumrukla, göğüs göğüse mücadele edip önünüze çıkan her engelden sonra alın terinizi silmeden önce yoldaşınızı düşünen yüce varlıklarsınız” demen beni çok gururlandırdı
Sağ ol dostum.
Askeri namlusundan çıkan arbeletin oku değil,unutulmak yıkar unutma…
Bizler kim olursa olsun unutmayacağız emekleri umarım bizleri de unutmazlar.
Saygılar.
Kayıtlı
DOLDUR HANCI
Ryle
Tayfa
- 6 -
İleti: 130
Ryle`
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #57 :
Mar 01, 2011, 17:06:49 »
"Kaderini hiçbir kudret elinde tutamaz. Kaderimiz ellerimizdedir Alois, eğer kader yazılmış dersen sürüdeki bir kuzudan farkın olmaz. İnsan özgürdür, istediği gibi yaşar ve istediğini yapabilir. Buraya kader sayesindemi geldin, kendi tırnaklarınla geldin dostum. O zaman oturalım şurda, gelsinler o cüppeliler diyelimki kaderimizde ne varsa onu yaşayacağız zaten. Olur mu hiç?"
dedi Ryle. Kızmış gibi görünsede aslında kızmamıştı. Sadece kadere inanmadığı için biraz sert çıkmış ve kendi kaderini tamamen kendi yazıyor olmasından gelen bir celallenmeyle söze atlamıştı. Biraz sert çıktığını düşününce, sözlerini yumuşatmak istedi.
"Beni yanlış anlayacağını sanmıyorum dostum, umarım anlatabilmişimdir kendimi." dedi, son sözlerine doğru ses tonu azalırken.
Kayıtlı
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.
Alois
Tayfa
- 4 -
İleti: 86
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #58 :
Mar 01, 2011, 17:35:11 »
Bazıları kadere inanır bazıları inanmaz herkese göre kendi düşünceleri doğrudur.
Şuan geri dönemeyeceğimiz için hayatın bir oyunu kader demim.
Güzel günler geçirmek isterdim. O geçen akşam ki handa ki olduğumuz gibi değil mi Ryle
Ben mutluluğu damarlarımın doruklarına kadar yaşayamadım.
Önüme hep bir engel çıktı dostum.O geçen ki gibi bir engelimiz daha vardı.Burada bulunma nedenimiz.Neyse yaranı derinleştirmek istemem.Bir kişiye saldırmak üzereyken sağından ya da solundan uçan tekme ya da yumruk görürsen şaşırma
Yolumuz nereyi gösteriyor? Şuan bulunduğumuz yerden ne kadar kaldığını bilen biri var mı? Ne kadar mesafede istediğimiz noktaya ulaşacağız ?
He bu arada Ryle çok gülen çok ağlarmış,çok ağlayan da çok gülermiş
Yani bunun sonucu gülümseyerek bitecek dostum.
Saygılar.
Kayıtlı
DOLDUR HANCI
Meldor
Tayfa
- 6 -
İleti: 129
"Asla bensiz içmesin."
Ynt: Bakır Taç
«
YANITLA #59 :
Mar 01, 2011, 18:49:24 »
Alois, şu an için iki tane odaya baktıktan sonra sunağın olduğu salona girmemize engel bir şey görünmüyor. Odalar yan yana olduğu için sunağa ulaşmamız fazla sürmez. Yani tekmelerinin uçmasına az kaldı
he ayrıca, birazını da bize bırak
Kayıtlı
Scimitar
YAZDIR
Sayfa:
1
2
[
3
]
4
5
...
7
Kara Miğfer Hanı
»
Arşivler
»
Kılıçlar Denizi
»
Bakır Taç
accordion-centenary