Gönderen Konu: Karargah  (Okunma sayısı 3083 defa)

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Karargah
« : Tem 11, 2011, 16:39:20 »
 
Kararlar burada alınır.
Duyurular buradan yapılır.
Planlar bu masada şekillenir.
Haber almak veya haber vermek için yoldaşlar bu puslu karargaha gelirler.
Gelin ve dinleyin, bakalım kalabalık neler konuşuyor...

Burden

Ryle

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 130
  • Ryle`
Ynt: Karargah
« YANITLA #1 : Tem 13, 2011, 15:57:45 »
Sayın Dm Nazım Mert İpek Han Hazretleri; oyunda göstermiş olduğunuz performans ve bana heyecan, aksiyon gibi envai çeşit zevkleri yaşattığınız için size çok teşekkür ederim. Umarım en kısa zamanda bütün takım beraber bir oyun oynayıp zevk içerisinde daha güzel umutlara yelken açarız.


Saygılarımla.

Elros Laransis
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Ynt: Karargah
« YANITLA #2 : Tem 15, 2011, 10:05:03 »
   Merhaba Arkadaşlar;
 Bugün, Elros ve Gethro ile ilkokul yıllarında başlamış olduğumuz bir oyunu geçen günlerde yaşadığımız sarsıntılı bir değişimden sonra tekrardan rayına oturtmuş olmanın mutluluğunu paylaşıyoruz. Bu serüven henüz FRP adına ilk adımları atarken özenle seçilmiş bir korucu insan (Gethro) bir de Düzenbaz Elf'in (Elros) çocukluktan bu yana yaşadıkları esrarengiz ve nefes kesen bir serüveni anlatmakta... Oyunun geçmişi o kadar uzun ki, oyunumuza geçmiş haftalarda katılan ve masamıza şeref veren Lothar Bane adındaki karakterin Elros'un kılıcıyla kasten öldürülmesi üzerine masalarımızda soğuk rüzgarlar esmişti. Ve bu zamana dek Kara Miğfer hanındaki paylaşımlar durdurulmuştu. Haftalar süren konuşma ve uzlaşma yollarının nihayetinde ölen Lothar Bane karakterinin şu anda kayıp ruh "spirit" olarak var olması ve kendi sesini outsider demonic ırklara duyurma ile uğraştığı şeklinde yorumlamıştım. Çok zorlu maceralara girişen Gethro ve Elros karakterleri Skythorn şehrinin içinde birbirinden ilginç olaylara tanık olacaklarını bilmeden ilerliyorlar... Oyunumuzun efsanevi geçmişini artık zaman buldukça hızlı bir şekilde paylaşmaya gayret göstereceğiz. Hep beraber Unutulmuş Diyarlar'ın unutulmuş bir toprak parçasında hayat süren bu gizli adaya yelken açtık. Yelkenlerimiz kırılana, bizler boğulana dek sonana kadar oraya kürek çekeceğiz. Bu büyük maceranın izleyenlerine yeni yollar görünüyor ve acele etmeleri gerek... Yol Kara Ada'ya gidiyor. Herkesin gitmek için coğrayanın dört bir yanından akın ettiği, esir gemilerinin dolup taştığı, maceracıların bu yolda can verdiği veya yitip gittiği o esrarengiz ada parçasına son hızıyla seyir sürüyor. Yoldaşlar da ellerinden gelen her şeyi gösteriyorlar. Bu yolda artık çok dikkat edilmesi gerek, çünkü tehlike artık pek yakında... Son ada gemileri de rıhtımlardan ayrılırken bu yitik toprak parçasına onlarca barbar, sık sık büyücü, deniz yaratıkları ve hatta ejderlerin gittiği söyleniyor. Tabii bu uzak ve tehlikeli kara parçasına ayak basmaya gönül vermiş her mürid bir hayli kabiliyetli ve ölümden korkmayacak kadar gözü kara... Amaç ne mi?
 Adanın Kalbine hapsedilmiş yeryüzünün en efsanevi büyücülerinden "Zander Firehand" in kurtarılması karşılığında dilenecek üç dilek...
Ve bu işi sadece bir kişi başarabilecek...
Yalnızca bir kişi...
  Saygı ve Sevgilerimle ...

     (NMİ)
Burden

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Ynt: Karargah
« YANITLA #3 : Ağu 13, 2011, 04:23:55 »
 Gece Oyunu;

Selamlar Kara Ada maceracıları...

 Bugün belli bir hedef dahilinde gidileceğinin bombasını koyan oyunumuzda bir dönüm noktası yaşanmıştır... Artık her türlü bilgi ve benzeri paylaşımı rahatça yapabileceğiz.
 Sizler sayesinde oldukça güzel oyunlara yelken açacağız... Forum yöneticimiz ve usta GM'imiz Kharnos'a saygılarımızı, sevgilerimizi, iyi ve güzel olan ne varsa bu duygularımızı sunuyorum...
 Her şey gönlünüzce olsun...

  (NMİ)
Burden

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Ynt: Karargah
« YANITLA #4 : Ağu 26, 2011, 00:48:12 »
 Hepinize Merhaba,

 
Öncelikle son oyun adına katılımda bulunan üç arkadaşa da teşekkür ederim...
Her zaman alıştığınız tarzda oyunlar oynamamanız sizin rahat bir çerçeveden bakmaya alıştığınız FRP dünyanızı genişletir... Bu sebeple benim senaryolarımın yeri geldiğinde son derece gerçekçi ve gerçeğe yakın zorlukta olması, zaman zaman da "epic fantasy" derecesinde gerçek dışı (fantastik) olmasıyla bu dünya daha da genişlemektedir...
Son oyun hakkında malumatı olan bazı arkadaşlarıma, burası genel başlığı ve karargah odamız olduğu için buradan sesleneceğim...

Gethro ile başlayayım; Anvil'li korucu Gethro son oyuna gelene dek sayısız çıkan kaosun mimarlığını üstlenmiş biri olarak son oyunda çok istediğin o şeye Ehlonna'dan bir cevap bulamaman seni muhtemelen üzmüştür... Yanlız bazı yorumlama hataları yaparak durumu çarptırıyorsun. Örneğin: "GM oyuncuya uymak zorunda değil." gibi bir ifade de bulunmak FRP'nin bileşenlerine aykırı bir başkaldırı olur... Çünkü GM betimleyicidir. En objektif kameradır... Olayları 3. şahıs gözünden anlatan ve durumları yalnızca "olması gerektiği pencereden" aktaran bir merciidir... Karşına aldığın bu zorlu ve yönetilmesi oldukça güç olan mertebeyi iyice tanımlamanı öneririm sana... Şayet biz oyunları oynatırken varolabilecek her ihtimali fizik kurallarından tut da karakterlerin psikolojilerine kadar ele almaya çalışıp verilen her cevapta 100 metre ileriyi düşünmekteyiz... Ehlonna'nın güvenini kaybeden bir korucu ona gönülden dua etti diye Ehlonna ona yardımda bulunamaz... Hem bir düşün Tiel'in inandığı tanrı Olidammara olsun o da "hero point" yakarak gönülden tanrısına yakarsın ve yardım dilensin... Olidammara ona düzenbazlık hediyelerinde bulunsa, Moradin Kızıl Balta'ya yukarıdan inmiş bir cüce ordusu bahşetse, Buz Barbarı Tempus'un gönderdiği bir grup yaratıkla hücum etse olay ne kadar da başkalarıyla dolu olur değil mi? Bunlar olması muhtemel sebepler ve tanrılar doğrudan hiçbir adil müsabakaya veya adaletsiz çarpışmaya müdahele etmezler... Sana sevgilerimi sunuyorum...

 Elros; Oyunda atmak istediğin adımlardan birini atmış bulunuyorsun... Ancak Elros ekipmansız az kalsın ölüyordu bunu gördün... Zor anlar içerisinde kapana kısılmış biri gibi Tiel'le başa çıkmaya çalıştın. Seni tebrik ediyorum. Bitmek bilmeyen inadın sana bu zaferi kazandırdı. Rakip seni belki bir hamleyle kaçırdı her şey o kadar gerçekti ki. Senin önünde herkesten zorlu bir yol var. Kendi hayatını kendi çizmiş, ekipmansız ve kalbi karanlık güçleri seçmiş bir Elros var şimdi... Sana iyi dileklerimi sunuyorum...

 Sundabar Caradon -Kızıl Balta- ; Kuzeyin güçlü cücesi.. Skythorn'un ve coğrafyanın bu bölgesinin kızdığı zaman önünde kimsenin duramadığı yıkılmaz savaşçısı.. Adaletin Çekiçleri cüceler dörtlüsünün en kuvvetlisi ve heybetlisi.. Sende aramızda yeni bir yer buldun kendine, bir süre daha yoldaşlara yardım edeceksin.. Senin adına yorum yapmak için çok erken ancak sen çok daha sert, bir hayli ciddi, bağırmaktan ve haykırmaktan haz duyan bir adamı oynatıyorsun.. Bu kadar ağır başlılık "deneme sürümü" saydığım ilk günlerde kabul görecek şeyler ancak bir sonraki oyunumuzda senden bu sıfatlara sahip bir Sundabar Kızıl Balta isteyeceğim.. Mevcut sakallarının olaya bir görsellik kattığı şüphesiz.. Sana da saygılarımı sunuyorum sert adam..
 Hepiniz bir yola çıktınız ve yanınıza almak isteyeceğiniz öyle üç şey falan yok! Bir kendiniz varsınız.. Bu da yeter zaten..


 Dostlar,
 Yaklaşmakta olan Kender Şeker Bayramı münasebetiyle aranızdan ayrılıyorum, bu cuma gece yarısı herhangi bir problem çıkmaması durumunda Skythorn'u terk etmiş olacağım.. Şehir yokluğumda elbet bazı kavgalara ev sahipliği yapacaktır.. Ancak buraya güvenilir dostlar bırakıyorum.. Sorunları çözecek dostlar, hepiniz Moradin'in kadim balyozu altında huzurla yaşayın..
Geri döneceğim ve döndüğümde herşey tüm heyecanı ile devam edecek evlatlarım..                                                                                                                            Targor..
Burden

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Ynt: Karargah
« YANITLA #5 : Eki 04, 2011, 20:01:56 »
 Kara Ada yoldaşları Kristal Parçası ele geçirildi.

İstatistikler;
 - Eradon ; 50 Kılıçlı Asker, 30 Mızraklı Muhafız, 20 Elit Okçu, 1 büyücü, 5 Kara Silüet, 3 Savaş Arbeleti, 1 Mancınık, Gwindor, Petrus Ramos,
2 düzine Atlı Süvari.
 - Yasak Orman - Bilinmeyen ordu. Tespit edilen askeri birimler: 2 Dev Grifin, 2 Düzine Treant, Nightmare Süvarileri, Adaletin Çekiçleri, Elros, Gethro, Lothar.
 
 Ele geçirilen ölü sayısı toplamda 78..

 Tanımlanamayan ve sayılamayan veya saklanan hiçbir bilgi burada paylaşılmamıştır.
Savaş; Eradon çerçevesinden başarısızlık sayılmamaktadır. Yasak orman ciddi anlamda zaiyat vermiştir.
Burden

Ryle

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 130
  • Ryle`
Ynt: Karargah
« YANITLA #6 : Eki 05, 2011, 12:13:29 »
        Elros kukuletasını iyice indirmiş, geceleri sessiz, ürkütücü ve karanlık olan bu yol tek bir yere gidiyordu, Karargah! Son bir dönemeç kaldı, biraz daha ilerleyim sola doğru döndüğünde orayı bulacaktı. Gethro'nun coktan orda olması lazımdı, öyle anlaşılmıştı. Ritimli bir şekilde kapıyı çalan Elros, içerdeki kıpırdama seslerini rahatlıkla duyabiliyordu. Kapı tiz bir sesle acıldı, karşıda Gethro vardı. "Dostum, içeri girelim lütfen..." dedi Elros ciddi bir tavırla. Gethro onu içeri buyur ederken, "Yoldaşlardan haber aldın mı?" sözü karanlık odada bir fısıltı gibi yayıldı tahtaların üstünde.
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.

Alois

  • Tayfa
  • - 4 -
  • İleti: 86
Ynt: Karargah
« YANITLA #7 : Eki 05, 2011, 18:00:39 »
Kardeşim hoş geldin önce...
Zaman çok çabuk geçiyor.Elbet bunun da çaresi olduğunu düşünüyordu Gethro.
Kristal artık bizim elimizde onu çok iyi kullanmamız gerekiyor.Evimiz Anvile gidip bilge yola teslim etmemiz gerekmektedir.Kara ada için en büyük kapıyı açıcakdır diye düşünüyorum.Anvile en kısa şekilde benim düşüncem Deniz yolu ile gidilebilir.Dostlarımız Lothar ve Sundabar bize katılacak diye umut ediyorum.Öğrenmiş olduğumuz bilgiler Bilge yolu sevinderecektir.Kaybetmiş olduğumuz herşeyi teker teker geri kazanacağız...
Lothar ve Sundabar birazdan gelirler ve onlar ile de bu konuyu tartışalım.
DOLDUR HANCI

Crocaide

  • Ortak
  • - 1 -
  • İleti: 11
Ynt: Karargah
« YANITLA #8 : Eki 05, 2011, 21:28:15 »
Elrostan sonra Lothar da gelmişti, Elros'dan öğrendiği ritim ile kapıyı çaldı. Kapı açıldığında son birkez daha etrafına baktı ve içeri girdi.
Konu hakkında bilgi edindikten sonra:
"Kara ada için en kısa yol hangisi ise onu tercih etmemizi öneririm. Ve eğer en kısa yol Anvilden geçiyorsa haritayı masaya koyup detaylıca bir bakalım, denizdenmi yoksa karadanmı gideceğimize ondan sonra karar verelim."

Ryle

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 130
  • Ryle`
Ynt: Karargah
« YANITLA #9 : Eki 06, 2011, 15:03:25 »
          "Hoşgeldin Lothar" dedi Elros ama her Lothar deyişinde kalbi acıyordu sanki, suratına yansımasına izin vermediği duygularla savaşırken "Kara Ada'ya giden yolu bilmediğimiz için hangi yolun kısa olduğunuda mantıken bilemiyoruz. Önce Duniroff Bilgeyol'a danışılmalıdır. Soyismi gibi kendisi cok bilge ve yüce bir insandır. Bu yoldaki bilgilerine ihtiyacımız var. Dostlar iyi düşünün. Arimon kristali bizim almamız için görevlendirdi, bundan çıkaracağımız sonuç Lord Arimon'un Kara Ada yolunda olduğu değilmidir? Şahsen benim kanaatim bu yöndedir. Beynimdeki düşünceler daha da fazla, Duniroff Bilgeyol kaybolmadan önce beraberinde çok şey götürdü ve bu götürdüğü şeyleri Arimon yıllarca aradı ve hala bulamadı, eğer Lord Arimon Kara Ada yolunda ise bu kadar hırsla aradığı şey ne olabilir? Ne olduğuna kesin bir kanaat getiremeyiz ama bulacağımız şeyler bize çok yardımcı olacaktır. Denize açılmanın, gücün zirvesine varmanın zamanı geldi. " deyip dolapların birine sakladığı yıllanmış şaraplardan birtanesini çıkarıp bardaklara doldurdu...
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.

Alois

  • Tayfa
  • - 4 -
  • İleti: 86
Ynt: Karargah
« YANITLA #10 : Eki 06, 2011, 15:30:23 »
Beyler yollar ne kadar tehlikeliyse Denizler'de okadar tehlikelidir.Yapacağımız bir sonra ki adımı öyle ulu orta biz Anvile gideceğiz vb. sözleri heryerde kullanmamalıyız.En güvenilir kişilerle konuşup yolumuza bakmalıyız.Kristal biz de ama kristale sahip olmak isteyen çok ca kişiler vardır diye düşünüyorum.
Benim şahsi kararım dostlarım Deniz yolu ile Anvile Adım atmak...
Kaptan Elros öncülüğünde gideceğimiz yolda  kafamı yastığa rahat koyabilmeyi istiyorum.Gemi İşçilerine vericeği Emirler ile Sundabarı...
Ben ve Lothar ile kafa kafaya koyup ilerdeki hedefimizi tartmak ve gideceğimiz yerde bizi hangi tehlikelerin beklediğini tartışmak istiyorum.

 ;)
DOLDUR HANCI

Meldor

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 129
  • "Asla bensiz içmesin."
Ynt: Karargah
« YANITLA #11 : Eki 06, 2011, 19:32:56 »
Ben denizden gitme taraftarı değilim. Deniz her zaman karaya göre daha tehlikeli olmuştur. Savunmasız yakalanacağımız çok an olacaktır. Oysa ki kara yolunda tecrübeli çok adam var. Şu meşhur kaptan Elros kaptanlıkta olduğu kadar denizde savaşmakta da usta değilse deniz yolu yanlış yön olacaktır.

Ayrıca, kılımı kıpırdatmam haberiniz olsun. ;)
Scimitar

Ryle

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 130
  • Ryle`
Ynt: Karargah
« YANITLA #12 : Eki 08, 2011, 15:00:36 »
        Deniz kadına benzer, huyuna gider istediklerini yapar, onu hoşnut edersen seni evine alır ve güzel ağırlar, lakin bunlar yerine onu hor görüp tek amacının üstünde seyahat etmek olursa seni kendi evinde boğar! ve inan hiç bir güç buna karşı koyamaz. Diyeceğim şudur. Denizde elbet sorun olacaktır, tıpkı karada olacağı gibi fakat deniz yolu daha hızlı olacaktır ve bizim en hızlı yola ihtiyacımız var öyle değil mi yoldaşlar? Denizdeki hünerimle övünmek istemiyorum fakat bir gemiyi götürebilir ve denizle anlaşabilirim :) Yüreğimizi ferah aklımızı sivri kılıcımızı ise keskin tutmalıyız.
        Gethro sessiz olma konusunda sana katılıyorum lakin kristal konusunda pek öyle söyleyemeyeceğim. Çünkü kristal Tiel ve İnoyenin eline geçti ve öncesinde daha nicelerinin... Tiel kristali kullandımı? Kullandıysa ne kazandı? İnoyen neden kristali satmak istiyor? Ne karşılığında? Tiel çok sinsi. İnoyenin haberi varmı bilmiyorum ama şehre sahte kristali sattı. Gethronun taşıdığı sahte kristali... Bu söylediklerimide aklınıza kazıyın. Çünkü en ufak bir hata bizi geri dönülmeyen yollara sürükleyebilir. Bu konuda güçlü ve ürkütücü yarı iblis Lothar'ın düşüncelerini merak ediyorum.
Terazinin iki tarafında kimin durdugunun önemi yoktur, önemli olan kefeyi tutan demir.

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Ynt: Karargah
« YANITLA #13 : Eki 11, 2011, 20:05:10 »
DÜŞÜŞ
Karargah salonuna yoldaşlar ağır aksak adımlarla dönmüşlerdi. Kapıdan ilk giren Elros olmuştu.. Belki yalnızca o kendini birşeyleri planlamaya hazır hissediyordu. Düşüncelerini zihninde toplamıştı, içinden bir ses ona nedense hala gidilecek bir yol olduğunu söylüyordu, buna inancı tamdı.. Bu yola çıkması uzun sürse bile en azından uğruna herşeyi kaybettiği yere gitmeliydi, arkasında gethro vardı bu yola en başta çıkmış ve babası kaptan Dumont'un inançlı ve inatçı oğlu.. Gözlerinde babasından miras kalan gücün kalıntılarını taşıyordu. uğruna inandığı şeyin peşinden koşsa da olan biten onca şey onu bir hayli rahatsız etmişe benziyordu. Dikkatini toparlayarak ahşap oymalı koltuğa yöneldi. Ardından Lothar Bane geliyordu. Uğruna harcadığı onca şeyi kafasında yeniden ameliyat eden ve bir karar verecek olan lothar.. Açıkçası onun karar verme şansı yoktu. Bunun sebebi gayet açıktı, onun gidecek bir yeri yoktu.. Drowlar tarafından yeryüzüne sürüldüğünden beri bulabildiği yalnızca bu dostlar olmuştu, onlar bile kendisine son derece seviyeli ve ciddiydiler. En arkadan karargah salonuna gelen Sundabar olmuştu. Gruba son katılan bu cüceydi. Grup Yasak Orman?dan almaları gereken görevleri aldıktan sonra bitirmeleri gereken son görevleri cebe koyup Skythorn şehrine yol almışlardı. İlerlerken karşıalrına çıkabilecek muhtemel tehlikelere karşı herhangi bir önlem almamışlardı, kendilerinin şehirde arandıklarını düşünmediler, birkaç gün önce Vampir tarafından saldırıya uğradığını söyleyen gethro, Skythorn gizli tünellerinde muhafızlara saldırıp alt edilen ve hapishaneden kaçarak başka muhafızlara da saldırdıktan sonra birini öldüren Elros ve bütün bunların yanında şehirde gerginlik çıkarmış, garnizon tarafından yakın takibe alınan Sundabar ilerledikleri güney kapısı askerleri tarafından kısa süre tespit edildiler.
 Grup öylece ortadaydı ve bu onlara pahalıya mal olmuştu. Savaş her şeyi çözmeye yetmemişti, hala kapatmaları gereken birsürü şey vardı ve yoldaşları bu sefer kurtarabilecek bir Kumandan Daveloth olmayacaktı. Kapılarda içeri alınan ve bir vagonla içeri götürülen yoldaşlar endişeliydiler. Hepsi bir yandan kendilerine dağıtılmış olan hediyeleri ve en önemlisi ?Kırık Taş? savaşı ekipmanlarını kullanmaya çalıştılar. Askeri sahaya girdiklerini unutarak ikna olmakta direnen muhafıza saldıran Elros ve Lothar yaptıkları hatayı ağır ödediler. Hepsi içeri götürülüyordu ve oldukça canları yanmıştı, ortalık ayağa kalkmıştı. Herkes birbirini eziyor ve muhafızlar agresif davranıyorlardı. Hepsi gözaltına alındı ve hücrelere götürüldü. Orada onlara ağır kelimeler kullanan devasa bir muhafızla baş başa kalmışlardı. Kapıda Daveloth?a rastlamışlar ve maalesef hiçbirşey yapılamamıştı. Adam targor?un yerini sormakta ısrar ediyor yoldaşları zor kullanmakla tehtid ediyordu. Kısa süre içinde hepsi yerin soğukluğunu beyinlerinde hissedecek ağır darbeler aldılar. Zor kullanmak durumunda kalan adam hepsine acı bir ders vermişti. Targor?un yerini söylemediler ancak bugüne kadar topladıkları ve sahip oldukları her şey anlamını yitirdi. Yalnızca targor?dan gelen ve onları istedikleri bir yere gönderebilecek çok değerli ?Gümüş tozu? vardı ve bunu onlara gizlice Daveloth ulaştırmış ve nasıl kullanıldığını da onlara göstermişti. Her şey bir son bulmuş ve umutlar tükenecekken hepsi şimdi ağır adımlarla karargaha gelmişlerdi.

NMİ
Burden

Meldor

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 129
  • "Asla bensiz içmesin."
Ynt: Karargah
« YANITLA #14 : Eki 16, 2011, 06:16:21 »
Her şeyin son bulduğu, umutların tükenme noktasına geldiği o an... Yapılan yanlışların telafisinin olmadığı, düzeltmeye çalışıldıkça daha beter bir hal alan o sıkıntı dolu anlar... Diğer yandan, sabretmiş, tam teslim olmuş, bir an olsun o ismi zikretmeyi bırakmamış ve kalbinden o anın geleceği inancını hiç eksik etmemiş bir cüce. Adaletin Çekiçleri' ne göre takımın fiziksel olarak en güçlüsü ama kendisine göre en acizi. Omuzlarındaki yükün tam olarak farkına varamamış bir durumda, kendisine emanet edilen şeylerin şoku içerisinde bile, özlediği bir yüzü ve kendisine gülümseyen iki kadim dostu Feurun topraklarına değişmeyecek bir adam. Söylenen söz kısa ve kesindi. ''Bitir ve gel.'' Bu üç yüzün gülümsemesini ebedi kılmak için yola çıkıyordu bu cüce. Tabii kilit isim Gethro ile beraber.
Scimitar

Meldor

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 129
  • "Asla bensiz içmesin."
Ynt: Karargah
« YANITLA #15 : Kas 28, 2011, 22:48:41 »
Son oyun için DM' e ve yoldaş Gethro' ya teşekkür ederim. Güzel ve bir o kadar da heyecanın doruklara çıktığı bir oyundu. Gethro da ben de ölümün kıyısına kadar geldik ama sağ kalmayı başardık. Heyecanın bol miktarda olması sebebiyle kendimi kontrol edemediğim anlar için başta DM olmak üzere özür dilerim. Bir sonraki oyunda görüşmek dileğiyle.
Scimitar

ZengalDarkskull

  • Bekçi
  • - 6 -
  • İleti: 128
  • Toprak, sana karışalım.
Ynt: Karargah
« YANITLA #16 : Kas 29, 2011, 10:19:03 »
           Mum Işığı..

 Kızıl Baltam oyunumuz için ben de tüm ekibe teşekkür ederim.. Gerçekten yönetmesi dahi oldukça zor karakterleri içeren bir campaign'i oynuyoruz. Nihayet sona geldik..
Yarı Final oyunumuzu oynadık.. Oyunun geçmiş bölümlerini yakın  bir tarihte paylaşmaya başlayacağım.. Uzun süren maraton, son  dövüş sahnesinde bir hayli anlam kazandı.. Savaş için hazırladığım done'lerin yalnızca bir kısmını ileri sürebildim. Artık savaş Lordların savaşı ve geriye tek bir büyük lokma kaldı..

 Gethro ve Sundabar omuz omza, bugüne kadar yoldaşların  bir aradayken veremediği  kadar özveriyi yan yana gösterdiler.. Oyunumuzun gerçek karakterleri için konuşmak gerekirse bu duruma en iyi adapte olmuş kişiler olduğun u söyleyebilirim. Bu beni bir DM olarak gururlandırıyor. Masada gerçekten heyecan dolu anlara şahit oldunuz..

   Bu artçıydı, esas deprem son oyunda olacaktır. Yoldaşlar Skythorn 'da peşine düştükleri büyülü nesneleri kaybetmelerinden sonra Gümüş tozu?nu zamanında kullanarak Anvil'e ışınlandılar.. Ancak efsunlu çembere son anda dahil olan  Kan Emici de onlarla beraber etheral bir seyahat gerçekleştirmiş oldu.. Bu son ana kadar gün  yüzüne çıkmayan düşman hepsinden daha zorlu.. Lord Arimon ölen adamlarının yerine yenisini mutlaka koyacaktır. Onları da aşarak bir tanesi Duniroff Bilgeyol'un karargahında bir diğeri de Arimon'un Karargahında olan  Çark'ı harekete geçirmelisiniz..


?Anvil! bir gözyaşıydı beni sana bağlayan. Yine bir gözyaşı olacak beni senden koparan.?

                                                                                     Cellarion  Sarımadalyon ..

(NMİ)
Burden

Meldor

  • Tayfa
  • - 6 -
  • İleti: 129
  • "Asla bensiz içmesin."
Ynt: Karargah
« YANITLA #17 : Ara 11, 2011, 17:39:27 »
Arkadaşlar aranıza alıp böyle güzel bir oyunda yer almamı sağladığınız için hepinize teşekkür ederim. Gerçekten çok keyifli vakitler geçirdim. İnşallah askerden geldiğimde de yeni maceralara birlikte açılırız. Görüşmek üzere kendinize iyi bakın.
Scimitar

 

accordion-centenary